Son dönemde Türkiye'yi sarsan bir cinayet vakası daha sona erdi. 2023 yılının en trajik olaylarından biri olan Erva'nın katledilmesi davasında son nokta koyuldu. Genç kızın acımasızca hayatına son veren ve cesedini parçalayarak gizlemeye çalışan katil, yargı tarafından ağır bir ceza ile cezalandırıldı. Bu olay, sadece Erva’nın ailesini değil, toplumu derinden etkileyen bir travmaya dönüşmüştü. Olayın detayları ve mahkeme süreci ise herkesin yüreğini yaktı.
Erva, 2023 yılının başlarında kayboldu ve ailesi, kızlarını bulmak için büyük bir mücadele verdi. İlerleyen günlerde yaptığı araştırmalar sonucunda, Erva'nın son görüldüğü yerin çevresi taranarak cesedi bulundu. Ancak bu buluş, sadece bir ceset olmanın ötesinde, parçalanmış halde bir bedeni temsil ediyordu. Olayın ardından başlatılan soruşturma, katilin bulunmasını sağlamak için yoğunlaşırken, genç kızın doğum gününde kaybolmuş olması da aileyi daha da yıprattı.
Olayın ardından yapılan otopsi, Erva'nın cinayete kurban gittiğini ortaya koydu. Polis ekipleri, sosyal medya ve güvenlik kameraları gibi birçok kaynağı tarayarak zanlıyı tespit etmeyi başardı. Katil zanlısı, Erva’nın yakın arkadaşı olarak bilinen bir gençti. Çevresinde güvenilir biri olarak görülen bu şahıs, cinayetin arka planındaki nedenler tam olarak ortaya çıkmadan, birçok tartışmaya neden oldu. Şiddet dolu bir geçmişe sahip olduğu belirlenen katil, cinayeti planlayarak gerçekleştirdiğini kabul etti ancak neden bu denli acımasız davrandığını açıklamada zorlandı.
Piyasada ‘medya yargısı’ tartışmaları sürse de, olayın yasal süreçleri titizlikle yönetildi. Yapılan duruşmalar ve sunulan deliller, toplumda büyük bir dikkatle takip edildi. Süreç içerisinde, Erva'nın ailesi, adaletin yerini bulmasını sağlamak amacıyla aktif bir şekilde mahkeme sürecine katıldı. Aile, yapılan her duruşmada yanlarında olmayı ve adaletin sağlanmasını istemeyi ihmal etmedi. Bu süreçte, birçok toplumsal kuruluş ve STK da aileyi desteklemek adına çeşitli kampanyalar düzenledi.
Sonuç itibarıyla, katil zanlısı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme Şehit, bu karar ile birlikte hem Erva’nın ailesine hem de topluma bir nebze olsun huzur ve adalet sağlandığına inanarak, cesaret edip sesini yükselten pek çok insana da sesini duyurmuş oldu. Ancak, Erva’nın hikayesinin sonlanmadığı, bu tür olayların önüne geçilmesi için toplumsal bilincin artırılması gerektiği yönündeki tartışmalar daha da güçlendi.
Toplum olarak bu gibi katliamların önüne geçebilmek için, bireylere yönelik eğitim ve bilinçlendirme çalışmalarının önemi bir kez daha anlaşılır hale gelmiş oldu. Olayın ardından başlatılan “Erva için Adalet” kampanyası, birçok kişi tarafından destek gördü ve medyada da geniş yer buldu. Erva’nın anısını yaşatmak ve benzer olayların önüne geçmek adına pek çok kişi, genç yaşta kaybettiğimiz bu değerli birey için adalet arayışında bulundu.
Erva'nın hikayesi, sadece onun değil, benzer şekilde hayatlarını kaybeden birçok gencin hikayesini temsil ediyor. Toplumun her kesiminden gelen tepkiler, bu tür olaylara karşı duyarlılığın arttığını gösteriyor. Erva'nın katili, kendi yargısını yaşarken, bizler de onu unutmamak ve benzer faciaların yaşanmasını engellemek için mücadele etmeliyiz. Adaletin yerini bulması umuduyla, Erva'nın anısını yaşatmak için çaba göstermeye devam edeceğiz.