İstanbul’da yaşanan su krizi, barajların doluluk oranlarının alarm vermesiyle daha da ciddi bir boyut kazandı. Şehirde sadece 85 günlük su stoku kaldığı bildiriliyor.

İstanbul’da su kaynakları endişe verici bir seviyeye ulaşarak, kentin su güvenliğini tehdit ediyor. Şu anda İstanbul’un barajlarındaki doluluk oranı, son yılların en düşük seviyelerinden birine gerileyerek, şehrin su stoku için yalnızca 85 gün yetecek kadar su kaldığını ortaya koyuyor. Bu durum, hem yetkilileri hem de İstanbulluları kaygılandırıyor.

İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ) tarafından yayımlanan verilere göre, kentin su ihtiyacını karşılayan barajların doluluk oranı %40 seviyelerine geriledi. Mevsimsel kuraklık ve yağışların yetersiz kalması, bu durumu tetikleyen başlıca etkenler arasında yer alıyor. Uzmanlar, bu durumun, İstanbul'un su yönetimi konusunda acil önlemler alması gerektiği konusunda uyarılarda bulunuyor.

Su krizinin etkileri, özellikle tarım, sanayi ve günlük yaşamda hissedilmeye başlandı. Şehirdeki birçok semtte, su kesintileri ve kısıtlamaları uygulanırken, su tasarrufu çağrıları yapılmakta. Yerel yönetimler, vatandaşların su kullanımında dikkatli olmaları gerektiğini vurgulayarak, alternatif su kaynakları arayışlarına girmiş durumda.

İstanbul'un su ihtiyacının karşılanabilmesi için yağmur sularının toplanması, suyun geri dönüşüm sistemlerinin güçlendirilmesi ve su tasarrufu projelerinin hayata geçirilmesi gibi acil tedbirler gündemde. Uzmanlar, yağışların mevsim normallerine dönmesi durumunda barajlardaki doluluk oranlarının yükselebileceğini belirtse de, uzun vadeli çözümler üretilmediği takdirde, İstanbul’un su krizinin derinleşebileceği uyarısında bulunuyor.

Sonuç olarak, İstanbul'un su stoku için sadece 85 gün kalması, şehrin gelecekteki su güvenliği açısından ciddi bir tehlike oluşturuyor. Yetkililerin, bu konuda atacakları adımlar ve alınacak önlemler, İstanbul'un su krizinin aşılmasında hayati bir rol oynayacak. İstanbulluların, bu sürecin yönetilmesinde aktif bir şekilde yer alması ve su tasarrufu konusunda duyarlı olmaları büyük önem taşıyor.