Erzincan'da meydana gelen deprem, yürekleri ağza getiren bir gelişme olarak dikkatleri üzerine çekti. Türkiye’nin deprem haritasında riskli bölgelerden biri olan Erzincan, geçmişte de benzer felaketlere maruz kalmıştı. Ünlü deprem bilimci Naci Görür, bu son gelişme üzerine açıklamalarda bulunarak halkı dikkatli olmaya ve olası diğer depremlere karşı hazırlıklı olmaya çağırdı. Görür'ün açıklamaları, sadece Erzincan'daki durumu değil, Türkiye'nin genel deprem riski konusundaki endişeleri de kapsamaktadır.
Naci Görür, Erzincan depremi sonrası yaptığı açıklamada, bu tür olayların önceden tahmin edilmesinin zorluğuna dikkat çekti. “Doğanın gücünü asla küçümsememek gerekir,” diyen Görür, Türkiye’nin büyük bir bölümünün deprem kuşağında yer aldığını hatırlattı. Bu bağlamda, olası büyük depremlerin Türkiye'nin birçok ilinde etkili olabileceği konusunda uyarıda bulundu. Görür, deprem sonrası sarsıntıların devam edebileceğini ve bu süreçte vatandaşların dikkatli olması gerektiğini vurguladı. Ayrıca, deprem sonrası yapılacak olan binaların sağlamlığına ve şehir planlamalarına da ayrı bir önem verilmesi gerektiğini belirtti.
Naci Görür, özellikle deprem bölgelerinde yaşayan vatandaşlara çeşitli önlemler alma konusunda önerilerde bulundu. Öncelikle, evlerde bulunması gereken acil durum çantaları hazır bulundurulmalıdır. Bu çantaların içinde su, gıda, ilaçlar ve temel ihtiyaçların yer alması gerektiğini ifade etti. Ayrıca, ailelerin bir deprem planı yapması ve hangi durumlarda ne yapacaklarına dair eğitim almaları gerektiğine de değindi. Bu tür önlemlerin, olası bir deprem anında panik yapmadan hareket edebilme becerisi kazandıracağını söyledi. Görür, bu konuda yerel yönetimlerin de halkı bilinçlendirmek üzere çeşitli bilgilendirme kampanyaları düzenlemesi gerektiğini sözlerine ekledi.
Erzincan'daki depremin ardından yapılan incelemelerde, bazı binaların eski yapı standartlarına göre inşa edildiği ve bu nedenle risk taşıdığı ortaya kondu. Naci Görür, depremin ardından binaların dayanıklılığı hakkında mutlaka uzman görüşü alınması gerektiğini belirtti. “Binalarımızın güvenliğini sağlamak, sadece arazi sahiplerinin değil, kamuoyunun da sorumluluğudur,” diyen Görür, kentsel dönüşüm projelerinin hızlandırılması gerektiğini ifade etti. Bu tür önlemlerin, gelecekte yaşanması muhtemel depremlere karşı önemli bir koruma sağlayacağını vurguladı.
Noel, Türkiye'deki deprem tehlikesinin çok fazla repte büyük bir tehdit oluşturmaya devam ettiğini ve bu tür olayların sadece Erzincan özelinde değil, tüm ülkeyi etkileyebileceğini unutmamak gerektiğini söyledi. “Bu tür doğal afetlerde en önemli şey, hazırlıklı olmaktır,” diyerek, halkın bilinçlenmesini sağlamak adına yapılacak her türlü çalışma ve toplantının önemli olduğunu da belirtti.
Bunun yanı sıra, Türkiye'de yaşanan depremler sonrası vatandaşların yaşadığı panic ve korkunun azalması için gerekli eğitimlerin verilmesi gerektiğini ifade etti. "Bir depremin ardından toplumda oluşan psikolojik etkilerle başa çıkabilmek için sosyal destek ağlarının güçlendirilmesi önemli," diyen Görür, bu konuda hem devletin hem de STK’ların rolüne dikkat çekti. Depremler sonrasında halka psikolojik destek verilmesi, gelecekte yaşanacak olaylar için hazırlığın önemli bir parçası olduğunu dile getirdi.
Görür, son olarak Türkiye’de organize edilmesi gereken toplumsal eğitim seminerleri ve tatbikatların önemine değinerek, depremlere karşı toplumun bilinçlendirilmesi gerektiğini ifade etti. “Bu konuda hükümet, yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşlarına büyük görevler düşüyor,” dedi. Erzincan depremi, yalnızca bölgedeki halkı değil, tüm Türkiye’yi derinden etkileyecek gelişmelerin bir parçası olarak görülebilir. O yüzden, Naci Görür’ün çağrısıyla birlikte, toplumsal farkındalığın artırılması ve olası bir deprem anında neler yapılması gerektiği konusunda eğitimin önemi bir kez daha ortaya çıkmış oldu.