Son yıllarda artan bağımlılık oranları, toplum sağlığını tehdit eden önemli bir sorun haline geldi. Bu bağlamda, Türkiye’nin ilk Bakan Eşi olarak da bilinen Emine Erdoğan, bağımlılıkla mücadelede farkındalık yaratmak ve toplumun bu konuya dikkatini çekmek adına önemli bir adım attı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın desteklediği bir toplantıda, gençlerde bağımlılıkla mücadele için geliştirilen projeleri ve stratejileri paylaşan Erdoğan, annelere ve eğitmenlere düşen rolü de vurguladı.
Emine Erdoğan, bağımlılığın yalnızca bireyleri değil, aileleri ve toplumu da derinden etkileyen bir hastalık olduğunu ifade etti. Toplumun tüm kesimlerinin bu savaşta yer alması gerektiğini belirten Erdoğan, “Bağımlılıkla mücadelede sadece bir kişi değil, bir ailenin ve toplumun tamamının katkısı gerekmektedir.” dedi. Erdoğan, bağımlılığın önlenmesi ve bağımlı bireylerin topluma kazandırılması adına devletin yürüttüğü projelere ve sivil toplum kuruluşlarının çalışmalarına dikkat çekti. Ayrıca, özellikle gençlerin bağımlılığa karşı bilinçlenmeleri için yapılan eğitim programlarının önemine değindi.
Bu bağlamda, Emine Erdoğan, kadınların ve annelerin bağımlılık konusundaki farkındalığını artırmanın önemine vurgu yaparak, “Aile birliği içinde, güçlü bir destek mekanizması oluşturmalıyız. Çocuklarımızın, gençlerimizin, bu tehlikeli dünyadan korunmasında aileler olarak üzerimize düşeni yapmalıyız.” şeklinde konuştu. Ayrıca, bağımlılığını aşan bireylerin hikayelerinin, toplumda bir umut yaratacağının altını çizdi. “Her dönüşüm bir hikaye, her hikaye bir ilham kaynağıdır.” diyerek bu konudaki toplumsal bilincin artırılması gerektiğini anlattı.
Emine Erdoğan, bağımlılıkla mücadelede proaktif bir yaklaşımın benimsenmesi gerektiğini belirtti. Gençlere yönelik olarak geliştirilen projelerin; spor, sanat, kültür ve eğitim alanlarını kapsadığını ifade etti. “Spor yapmak, sanatla uğraşmak, zamanlarını anlamlı bir şekilde değerlendirmek gençleri zararlı alışkanlıklardan uzak tutmanın en iyi yoludur.” diyerek, bu alanlarda düzenlenecek etkinliklerin gençler üzerindeki olumlu etkisini vurguladı. Ayrıca, eğitim kurumları ile işbirliği içinde yürütülen programların arttırılmasının ve gençlerin bu konulardaki bilinç düzeylerinin yükseltilmesinin kritik olduğunu sözlerine ekledi.
Erdoğan’ın vurguladığı bir diğer önemli husus, bağımlılıkla mücadelede toplumsal dayanışmanın artırılması gerektiğidir. Toplumun tüm üyelerinin görev alacağı bu mücadelede, yerel yönetimlerin de aktif rol oynaması gerektiğinin altını çizen Erdoğan, “Her bir belediyenin, her bir yerel yöneticinin bu konuda adım atması, toplumsal bir hareketin fitilini ateşleyecektir.” dedi. Yerel eğitim programları, seminerler ve etkinliklerle bu farkındalığın artırılması hedefleniyor. Ayrıca, bağımlılıkla ilgili sorun yaşayan bireylere yönelik daha geniş kapsamlı ve ulaşılabilir destek mekanizmaları oluşturulması gerektiği vurgulandı.
Toplantıda, ayrıca bağımlılar için rehabillitasyon merkezlerinin önemine dikkat çekildi. Emine Erdoğan, “Bu merkezlerde, bağımlılar sadece tedavi edilmekle kalmayacak, aynı zamanda yaşam becerileri ile donatılacaklardır. Ailelerinin de bu süreçte yönlendirilmesi ve eğitilmesi büyük bir önem taşıyor.” ifadelerini kullandı. Ailelerin bağımlılık tedavi sürecinde nasıl destek olabilecekleri, hangi yöntemlerin izlenmesi gerektiği ve rehabilitasyon süreçlerinin nasıl yönetileceği konularında da bilgiler verildi.
Sonuç olarak, Emine Erdoğan’ın bağımlılıkla mücadele konusundaki mesajı net ve güçlüydü: Bağımlılık, bireysel bir sorun değildir; toplumun her kesimini etkileyen bir sağlık krizidir. Bu krizin üstesinden gelmek için toplumsal bir bilinç oluşturarak, birlikte hareket etmemiz şarttır. Her birey birer yol gösterici olabilir, her aile bir umut kaynağı olabilir. Bağımlılıkla mücadeleye katkıda bulunmak; sadece birey olarak değil, toplum olarak da üzerimize düşen en önemli sorumluluktur.